Bahar geldi. Yeşil Aksaray yeşillenmiş mi diye yüksek bir tepeden baktım. Hayır. Yeşillenmemiş.

̶
;Sevgili Kavak Ağacı” yazımı anımsarsanız; her yer, dağ taş ev yapıldığı ve Aksaray’ımızın sevgili kavak ağaçları ve kavaklıkları rant uğruna arsa yapılıp yok edildiğinden, Aksaray yeşil değil, KAHVERENGİ ve gelişigüzel yapılandırma sonucu saçma sapan binalar yığıntısı görünümüyle ̶
;çirkin bir şehir” olmuş.

Oysa Anadolu’muzun tek yeşil dönemi olan bahar mevsiminde yeşil bir yer görmeyi bekliyordum, nafile̷
; Kurak, sevimsiz bina yığıntısı dışında bir şey yok. Yeşil alan bile. Hani şehir planlarında ̶
;yeşil alan” diye bir yerler bırakılır ya. Bizim planlardaki yeşil alanlarda spor aletleri ve bir-iki çocuk oyunu için demir bir şeyler konmuş. Ne bir çiçek ne bir akasya ne de menekşe. Sevgili kavak ağacı da yok.

Aksaraylı  çocuklara sorsak, bize bir ağaç ya da çiçek adı söyleyin desek; köy çocukları ̶
;cacık”, ̶
;tekesakalı” ̶
;ekşi ot”, ̶
;çıtlık”̷
; Gibi annelerinin mazotlu asfalt yol kenarlarından kazdıkları birkaç yabani otu sayar da ağaç olarak bir şeyler söyler mi bilmiyorum. Şehir çocukları ise maydanoz vs. gibi birkaç otu manavdan sofraya gelmiş haliyle tanır belki, ama ağaçtan, çiçekten   örnekler sayabileceklerini sanmıyorum.

Eski salkım söğütlerimiz, iğde ağaçlarımız ırmak boylarını süslerken  şimdi neredeler? Asırlık çamlarımız Ulu cami önünden nereye yok oldular? Bir şehir nasıl böyle ağaçsız kalır? Çocuklar nasıl olur da bitkileri sadece tv den, kitaplardan görür? Tanımaz?

Ervah’ta bile yok edilir mi çamlar, kavaklar?

Ervah’ın üstünde uzanan bom boş tepelerimizi Helvadere’ ye kadar ağaçlandırmak çok mu zor? Başkanın kendi ağzından duymuştum bu projeyi. Damlama sistemi kurup; Kırk kızlar Tepesi’ni  tamamen ağaçlandıracaktı. Ne zaman?

Yeşil alanın gerçekten YEŞİL olarak düzenlenmesi, Aksaray’ımızın yeniden YEŞİL AKSARAY olması dileklerimle̷
;

HAYDİ !Mart ağaç dikme ayı’dır. Herkes bir ağaç dikse; 1




AĞACIMIZ OLUR.