Uyuyan dev Eskil

Eskil Anadolu’nun bağrında imkanlansızlıklar içinde çabalayan bir şehir iken;  artık bu gün kabuğunu kırma noktasına gelmiş, geleceğini planlama ve kurma çabası içindedir. Bununla birlikte, Eskil’in halen önünün açılmasını engelleyen, ülkemizde nev’i şahsına münhasır olan ve değişmesi gereken idari yapısı bulunması da ayrı bir gerçektir. Zira, Eskil’in konumu, bir uçundan diğer ucuna 70-80 km mesafe olması, belediyenin 18.000 nüfusla bu gün Konya’nın yerleşim alanından çok daha büyük alana hizmet etmeye çalışması gibi imkansızlıkları yanında,  1990 lı yıllarda bir çok yaylasının elektrik ve telefona kavuşması, yine bir çok yaylasının 1995 li yıllardan sonra içme suyuna kavuşması  kamu hizmetlerinin çok aksadığını göstermektedir. Eskil de Ortaköy de olan orta öğretim okulların dörtte birinin olmaması, sağlık kuruluşu sayısının Ortaköy’e göre çok az olması, mevcut idari yapı ile devlet hizmetlerinden gerektiği gibi faydalanamama sonucunu doğurduğundan, bu kabuk tutmuş yapının değiştirilmesi, değişimin yakalanması gerekmektedir.

            Takriben Eskil’in Konya yolunun güney yakasında 400 bin, kuzey yakasında da 350 bin cem’an 750.000 dönüm ekilebilir arazisi olup bunun önemli bir bölümü yer altı suları ile sulanabilmektedir.

             Eskil potansiyel itibariyle  yaylım hayvancılığı kadar, besicilik açısından da elverişli bir bölgedir.  Takriben 200-300 aile  et ve sür üretimi açısından ortalama 1000 büyük baş hayvan besleyerek ekonomik güce sahiptir.  Eskil’in birinci önceliği olan  besicilik ve süt sığırcılığının oluşturulmasından sonra;

       Besicilik akabinde entegre süt, süt ürünleri fabrikaları ve entegre et ve et ürünlerifabrikaları kurulabilir. Bunlar aynı zamanda teşvik kapsamındadır. Özellikle süt ve süt ürünlerine yaygın bir şekilde girildiğinde ülke genelinde Pazar payı bulmak Erzincan ve Erzurum’a rakip olmak bile mümkündür.

      Üretilen buğdaylar ve arpa için un, irmik,makarna yem , yemeklik nişasta ile tekstil nişastası üretecek fabrikaları bölgede kurulabilir. Üretilen hububat Konya’ya satılarak katma değer Konya da kalmaktadır. Bu katma değerin ve işçilik ücretlerinin bölgede kalması sağlanabilir.

      Üretimde hububat yerine yem bitkileri(yonca, yulaf, fiğ, korunga, slajlık mısır vb) ürünlere ağırlık verilerek İç Anadolu bölgesinin hatta  doğu ve  Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin yem merkezi haline gelinerek daha fazla para kazanılabilir. Eskil’de havuç, marul, turp, lahana, patlıcan vb bir çok sebze yetiştirilebilmektedir. Aynı şekilde, fasulye, nohut, mercimek mısır gibi taneli bitkilerde gayet güzel yetişmekte ve kullanıcılar tarafından beğenilmektedir. Modern tarım yapılmak suretiyle üretim çeşitliliği artırılarak, tarlalar nöbetleşe  (tarım uzmanlarının belirleyeceği) yani her yıl farklı bir ürün ekilerek toprağın verimi artırılabilir.

      Ekilen buğday alanlarının anızları yakılarak yok edileceği yerde, bunlar tırmıklanarak balyalanmak suretiyle, saman kağıt yapmak üzere kağıt hamuru tesisi kurularak kağıt hammaddesi elde ederek, kağıt hammaddesi, kağıt fabrikalarına satılabilir. Böylece, topraktaki hem erozyon önlenir hem de canlı organizmalar yok edilmekten kurtularak tarımda rekolte yükselmesi yaşanması sağlanabilir.

  Aksaray Konya yolunun güney kanadında toprağın 0,30-1,70 mt  altında belirli 1 mt gibi alanda yer alan cila(kis) diye tabir edilen maden, ağaç yetişmesine engel olduğu için  toprağın toplulaştırılması projesi kapsamında dekapajla bu kitlenin alınmasına yönelik     proje geliştirilerek, tarlalar meyve yetiştirmeye müsait hale getirilerek, iklime ve rakıma uygun meyvecilik projeleri geliştirilebilir. Toplanan cilanın da kimya sanayinde kullanım sahalarına sevk edilerek ekonomiye kazandırılması sağlanabilir.

 Köylünün kullanmakta olduğu, pulluk, mübzer, kobra, kazayağı, traktör römorku gibi alet, edevat  ve araçların fabrikası kurularak tarım sanayinin nüvesi oluşturulabilir. Bu meyanda Eskilin tarımda ve hayvancılıkta ihtiyacı olan kalifiye elamana ulaşabilmesi açısından Ziraat ve Veteriner Fakültelerine ihtiyacı olduğuna açık bir gerçektir.

       Eskil’in sermayesi toprak ve hayvancılıktır. Bu değerleri iyi kullanarak, randımanı artırarak, öz kaynakla sermaye birikimi sağlayarak arzuladığı kalkınmanın sıçrama tahtasını sağlayabilir.

        Eskil’in yukarıda saymaya çalıştığımız veya benzer olguları gerçekleştirebilmesi    

 açısından iyi bir organizasyona ihtiyacı olduğu gibi motor vazifesini sağlayacak uzun süre

 bölgede çalışacak ve mesaisini bu işe hasredecek kaymakama, üniversite mezunu  

 konuyla ilgili eğitim, tecrübe ve bilgi birikimi ile bu işlere yapmaya istekli belediye

 başkanı, ziraat odası başkanı ve ilçe tarım müdürü ve personeline bölgesinden çıkaracağı millet vekiline ihtiyacını göz ardı edemeyiz.

   İzahına çalıştığım organizasyon ve işler yapılmaya başladığında Eskil kalkınmada ivme kazanarak, geleceğe ümitle yönelecektir.  Aksi halde, iptidai yöntemlerle tarım yapmaya ve vahşi sulamaya devam eder, bölgeye zararlı patates gibi toprağı kanser yapan

Ürünlere yönelmeye devam ederse; geleceğini bitireceği açıktır. 1970 yıllarda takriben  

Eskil nüfusunu  1/3’ ü kuraklık  yüzünden Konya’ya göç etmek zorunda kalmıştır. Yine  

aynı olumsuzlukla karşılaşmak durumunda kalır, yine büyük bir kitle Eskil dışına göç  etmek zorunda kalabilir. Bunun için Eskil’in önündeki bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekmektedir.  Eskili uyuyan dev değil, kalkınmanın bilincine varmış, haşmetli bir şehir  olarak görmeyi temenni ediyorum...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.