Turhan Togan : Kemirgenlerden Geçen Tularemi Hastalığına Dikkat

Turhan Togan : Kemirgenlerden Geçen Tularemi Hastalığına Dikkat

Aksaray Devlet Hastanesi İntaniye (Enfeksiyon Hastalıkları ) Uzmanı Dr. Turhan Togan, Kemirgen hayvanlardan insanlara geçen Tularemi hastalığı konusunda Aksaray halkını uyardı.

Aksaray Devlet Hastanesi İntaniye (Enfeksiyon Hastalıkları ) Uzmanı Dr. Turhan Togan, Kemirgen hayvanlardan insanlara geçen Tularemi hastalığı konusunda Aksaray halkını uyardı.

Hastalığın özellikle Kemirgen hayvanların içme suyu şebekesine girmeleri ile bulaştığını anlatan Uzman Dr. Turhan Togan hastalığın en önemli belirtilerinin ise yüksek ateş, kuru öksürük ve şiddetli boğaz ağrısı olduğunu söyledi.

Aksaray Devlet Hastanesi İntaniye (Enfeksiyon Hastalıkları) Uzmanı Dr. Turhan Togan, Tularemi hastalığı vakalarına Aksaray’da sıkça rastladıklarını vurgulayarak, halkımızı özellikle de avcılık yapan ve evinde kemirgen hayvan besleyen vatandaşları hastalığa karşı uyardı.

TULAREMİ NEDİR NASIL BULAŞIR.

Tularemi, tavşan ateşi veya avcı hastalığı gibi isimlerle de bilinen, hastalık yapabilme olasılığı çok yüksek olan Francisella tularensis adlı bakterinin meydana getirdiği bir zoonozdur. Hastalığa neden olan bakterinin doğal saklayıcısı çoğunlukla kemirici hayvanlar olup, hastalığın insanlara bulaşmasında, enfekte hayvanların idrar, dışkı, kan ve organlarının deri, mukoza veya konjunktivaya direkt teması ile kontamine olmuş gıdaların yenmesi ve suların içilmesi önemli rol oynamaktadır. Hastalık, enfekte av hayvanlarının yüzülmesi, etlerinin parçalanması veya bu hayvanlara ait etlerin çiğ ya da iyi pişirilmeden yenmesiyle bulaşabileceği gibi etkeni taşıyan kene ve kan emici sineklerin insanları ısırması ile de bulaşma söz konusu olabilmektedir. Kuluçka evresi 14 gün olabileceği gibi ortalama üç gündür.

Tularemi, klinik olarak ülseroglandüler, glandüler, oküloglandüler, orofaringeal, tifoidal ve pnömonik tularemi şeklinde görülen bir hastalıktır. Zaman zaman değişik illerde orofaringeal ve oküloglandüler formlarda epidemik bir seyir arz eden tulareminin, ülkemizdeki bulaşma kaynağı konusundaki genel kanaat, kontaminasyonlar açısından izolâsyonu tam olarak sağlanamamış, hayvanların kolayca kirletebileceği, yeterli klorlama yapılamamış ya da klorlamada sürekliliğin sağlanamadığı kaynak ve depolardan su içilmesi ile bulaşır.
Tularemi Hastalığının Belirtileri: Hastalık birdenbire hızla yükselen ateş, şid­detli baş ve boğaz ağrısı, kırıklık, bulantı, kusma ve ishalle ortaya çı­kar.

Süreci: Pasteurella Tularensis yeri saptanamayan genel mikroplanmalara neden olduğu gibi, deride, gözde, akciğerler­de, ve sindirim yolunda da yerelleşebilir. Dış tularemide bulaş­manın başladığı yerler eller, gözler ve ağızdır. Buralarda önce küçük bir kabarcık oluşur, sonra ur şeklinde büyüyerek par­çalanır. Bulaşma yeri nedeniyle bu bölgelerdeki lenf bezleri şişer ve ağrır. İç tularemi ise, akciğer tüberkülozu ya da bağır­sak nezlesine benzeyen bir seyir izler. Böylece, vücuttaki tüm lenf bezleri şişip ağrıyabilir. Ateş durumu çok değişkendir. Çoğu kez kızamığa benzer deri döküntüleri ateşi izler. Tedavi edil­meyen hastalık 2-4 hafta sürer. En sık görülen yan etkisi lenf bezlerinin iltihaplanmasıdır.

TULAREMİ TEDAVİSİ OLAN BİR HASTALIKTIR

Tularemi Hastalığı Tedavisi: Ölüm oranı ilaç tedavisi nedeniyle oldukça düşük­tür. İyileşme kimi zaman aylar sürebilir. Antibiyotikler aracı­lığıyla hastalığın tedavisinde büyük aşamalar sağlanmıştır» Lenf bezlerinin iltihaplı durumlarında cerrahi tedavi gereke­bilir.

 

 

TULAREMİDEN KORUNMA YOLLARI

 Hastalık ve ölüm halinde sağlık kuruluşlarına bilgi verilmesi gereklidir. Salgın durumlarında hastalık yapan hayvanların yok edilmeleri zorunludur.

Özellikle kırsal kesimlerde bulunan içme ve kullanma sularına ait kaynak, kanal, boru ve depoların, kontaminasyonları önleyecek şekilde ıslahının sağlanması hususunda ilgili kurum ve kuruluşlarla icap eden iş birliğinin gerçekleştirilmesi gerekir.
İçme ve kullanma sularının klorlanması ile klorlama işlemlerinde sürekliliğin sağlanması önem arz eder.
Kaynağı belirsiz veya yeterince klorlama yapıldığından emin olunmayan suların kaynatılarak içilmesi, suların ferdî dezenfeksiyonu ile özellikle av hayvanlarının yüzülmesi ve parçalanması esnasında eldiven kullanılması, bu hayvanlara ait etlerin iyice pişirilerek yenmesi, meyve ve sebzelerin bol su ile iyice yıkandıktan sonra tüketilmesi önerilir




HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.