
Prof.Dr. Necdet Saglam : Daha Yapacak Çok İşimiz Var
Aksaray Üniversitesi Rektörü Necdet Sağlam, yaklaşan rektörlük seçimleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Aksaray Üniversitesi Rektörü Necdet Sağlam, yaklaşan rektörlük seçimleriyle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kulaktan kulağa dolaşan iddialara cevap veren Rektör Necdet Sağlam, ̶
;Bir çok konuda çeşitli iddialarda bulunuluyor. Beni eleştirecekseniz yaptıklarımla, eksiklerimle eleştirin” dedi.
‘İŞLERİNİ AKSATMIYORLAR’
Bazı öğretim görevlilerinin Aksaray Üniversitesine ve Aksaray’a ekonomik anlamda bir katkı sağlamadığı ve haftanın sadece iki günü Aksaray’da bulunduğu iddialarını yanıtlayan Prof. Dr. Sağlam, ̶
;Her öğretim elemanı bilimsel çalışmalarını buradaki işini aksatmadan istediği yerde gerçekleştirebilir. Bizim gibi yeni kurulmuş ve gelişmekte olan tüm üniversitelerin karşılaştıkları en önemli ve yaygın sorunlardan birisi uygun nitelikte öğretim elemanlarının istihdam edilmesidir. Biz bunu da aşmış bulunmaktayız. Gönül isterdi ki, ki kısa zamanda bu gerçekleşecek. Lojman, anaokulu, sağlık merkezi ve ilköğretim okullarının bu konunun çözümü için açacağız. Örneğin anaokulumuzun inşaatı bitmiş, tefrişatı yapılamaktadır. İnşallah Mayıs ayında faaliyete geçecektir. Akademisyenlerimiz çok iyi bilir ki ders yükümlülüklerinin yanı sıra araştırma ve yayın yapma yükümlüklerini de yerine getirmektedir. Özellikle, büyük şehirlerde gelişmiş üniversitelerin ve kurumların kütüphane ve araştırma merkezlerinden etkin bir biçimde yararlanmaları onların en doğal hakkıdır” dedi.
‘KADROMUZ NEYE GÖRE FAZLA’
Üniversitedeki kadrolaşma konusunda bir çok öğretim üyesini Üniversite bünyesine aldığı iddialarına da yanıt veren Rektör Necdet Sağlam, özellikle Fen Edebiyat Fakültesindeki kadro fazlalığı iddiası konusunda ise şunları söyledi; ̶
;Her şeyden önce az ve çok kavramlarının göreceli kavramlar olduğunu belirtmek isterim. Neye göre az neye göre çok olduğunun açıklanması gerekir. Üniversitemiz, akademik personel istihdamını belirli bir plan ve Aksaray Üniversitesi’nin vizyonu çerçevesinde gerçekleştirmektedir. Burada sorulması gereken, temelde ‘nasıl bir üniversite olmak istiyoruz?’ özelde ise ‘istenileni hangi araçlarla gerçekleştirebiliriz?’ sorularıdır. Aksaray Üniversitesi, kaliteli eğitim-öğretim yapan bir üniversite olmanın yanı sıra nitelikli araştırmalar yapan, araştırma sonuçlarını sadece yayın yaparak değil patent alarak taçlandırmak isteyen, ülkemizde ve dünyada giderek önem kazanan genetik araştırmalar ve nano teknoloji konularını olmazsa olmaz konulardan biri olarak gören Üniversitedir. Kuşkusuz Tıp Fakültesi kurma ve yenilikçi medikal bilimler konusuna da ciddiyetle yaklaşan Üniversitemiz, gerekli alt yapıyı oluşturma adına, uluslar arası akreditasyona sahip araştırma laboratuarlarını kurmaya çalışmanın yanında insan alt yapısı için gerekli yatırımları da yapmaktadır. Örneğin; Merkezi Araştırma Laboratuarına, ekibimizin ve akademisyenlerimizin çabalarıyla, 9 milyon TL.’lik kaynak yaratılarak, belirtilen hedefe ulaşmada ciddi mesafeler kaydedilmiştir. Her alanda olduğu gibi biyoloji, kimya ve fizik alanlarında da akademik personel (uzman, araştırma görevlisi, öğretim görevlisi ve öğretim üyesi) istihdam edilmektedir. Bu personelin önemli bir kısmının laboratuarlarda çalışacağı göz ardı edilerek ve Üniversitemizin vizyonu hakkında bilgi sahibi olmadan yapılan eleştirileri ciddiye almak ne yazık ki olanaklı değildir Özellikle bu personelin büyük bir kısmı seçimlerde oy kullanamayacak kadrolarda görev yaptığını ayrıca hatırlatırım.
KAYBEDECEK ZAMANIMIZ YOK
Üniversitede bir çok siyasi gurubun oluştuğu ve bu gurupların rektör adayları çıkarttığı konusundaki iddialarla ilgili sorulara da cevap veren Sağlam, hatta bazı adaylara da siyasi aktörlerin ve belediye başkanlarının da destek verdiği iddialarına da cevap vererek şunları söyledi; ̶
;Akademik sistemin en önemli yapı taşlarından biri siyasi, ideolojik, etnik vb. referans noktalarına dayanmamaktır. Aksi takdirde bir görüşün, bir tarafın adamı olursunuz ve Üniversiteyi rektörün tarafı ya da bir görüşün tarafı haline getirirsiniz. Bilim, ön koşulsuz ve tarafsız olmayı gerektirir. Aksaray’da son dönemde yaşanmakta olan bu durum Rektör seçimlerinin yapıldığı her Anadolu şehrinde yaşanmaktadır. Bu durum yeni olmadığı gibi, sanırım, seçim sürecinde öğretim üyelerinden sonra belirleyici olan YÖK ve Cumhurbaşkanlığı Makamı için de rahatsızlık yaratan bir durumdur. Yükseköğretim Kurulu ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu tür yaklaşımlardan etkileneceğini düşünmek, bu makamlara yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. Bu makamların daima takdir yetkisi ve vicdani durum değerlendirmesini kullandığı açıktır. Bu tür söylentiler seçim olan her üniversitede ne yazık ki yaşanmaktadır. Gerek Cumhurbaşkanımız gerekse YÖK defalarca bu konuda açıklamalarıyla bu tür girişimleri yalanladılar. Üniversite hocalarının özgür iradeleri en belirleyici unsurdur. Siyasetten güç almak ancak Rektör seçildikten sonra memleketin yararına işleri yapmada faydalanabilecek bir husus olmalı. Bizim siyasete mesafemiz hep makul ve mantıklı bir çizgide olmuştur öylede olacaktır. Bölgeyi, şehri, üniversiteyi tanımayan adayların çok zaman kaybedeceği açıktır. Bu tür yeni kurulan ve gelişmekte olan üniversitelerin kaybedecekleri bir zaman aralığı olmadığı açıktır. Ülke yönetmede, yönetimde bir asli kural vardır o da istikrardır. Bunu yakalamış ve yoluna devam eden bir Aksaray Üniversitesi için dış müdahale ve ithal adaylar bir handikap olmaktan öteye geçmeyecektir.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.