Bu Demokrasi de Beni Kesmiyor

Bu Demokrasi de Beni Kesmiyor



Dünkü yazımda Belediye Başkanı Sayın Palta’nın iftar yemeğinde yaptığı
konuşmayı sizlerle paylaşmıştım. Bu konuşma benim hoşuma gittiği için sizlerle
paylaştım. Aslında demokrasinin D sinin olmadığını savunanlardanım. Demokrat
gibi görünüp de demokrasi düşmanı olanların dışında demokrasiyi savunanlar da
kendilerine istedikleri demokrasiyi başkalarına da tanıyabilseler. Bütün siyasi
partilerde demokrasiyi kendiişlerinde keşke yaşayabilseler.



       Demokrasi kişilere göre
değil herkesi içine almalı. Seçimlerde aday tespitleri yapılırken partiler
delege oyunu ile seçmeni avutuyor. Zaten delegeyi işin başında olan kendisine
göre yazıyor, delege yazımı da demokratik değil. Bütün partiler işine gelmezse
delegeye de itibar etmiyor adayını kendisi tespit ediyor. Üyelerine zaten
güvenmiyor doğruyu yaptığına da inanmıyor. İnanmadığın yâda güvenmediğin
insanların oyu ile seçtirdikleri insanlar demokratik yollarla mı seçilmiş
oluyor?



         Her parti kaç aday
olursa olsun listesine koymalı, partisine oy veren seçmen birde adaya oy
vermeli. En çok oy alan adaylar bu milleti temsil etmeli, demokrasi işte o
zaman herkese vardır.



        Yemekte Başkana sorulan
soruya çok şaşırdım, hala Müslüman ülkelerden neden Mısır darbecilerine para
yardımı yapıldığı sorusu çok basitti. Krallıkla idare edilen Müslüman dediğimiz
ülkelerin liderlerini eşlerini araştırırlarsa bir sonuca varırlar. Bunların
eşlerinin tamamı ya İngiliz, yâda ABD’li. Adamlar kaleyi içten fethetmişler,
Suriye de Esedin hanımı da İngiliz.



       3
-4
yıl diktatör olarak
ülkelerinin başında duran bu insanlar Müslüman değiller. Halkı Müslüman
olmasına rağmen hanımları tam Avrupalı yaşam içindeler, ama halkı Müslüman
olduğu için, Müslüman olmayan mevcut idareye karşılar. Neden para yardımı
yapıyorlar bir gün kendi başlarına da bu durum gelmesinden korkuyorlar.
Diktatörlüğün yıkılması bir gün kendilerinin başına da gelmesinden korkuyorlar.
Mısırda demokrasi olmamalı ki, onlarda rahat etmeliler.



        Darbeciler ülkemizde de
aynı senaryoları beklerler. Seçimle işbaşına gelemeyeceğini anlayanlar her
fırsat da darbe beklerler. Darbe olursa idarenin başına zaten seçilmişler
gelmiyor, kendileri darbe ile geldiklerinden tekrar darbe ile iktidara gelmeyi
hedeflerler.



        Ak Parti iktidarı ile
demokrasi yerleşmeye başladı, yerleşti mi derseniz tam değil. İnsanlar
bilinçlendi, darbe girişimcileri teşhis edilip uzaklaştırıldı. Kimisi de hesap
veriyor ve ülkenin artık darbeden uzak kalacağını düşünenler hemen darbe
senaryoları yazdılar.



        3
yaşın altındakiler
darbeyi bilmezler, hatta güzel bir şey zannederler. Çünkü Geziye gelen
gençlerin bir kısmı eğlence ve macera olsun diye geldiklerini söylüyorlar.
Bilmiyorlar ki belli saatten sonra sokağa çıkamadıklarını. Bilmiyorlar ki
insanların özgür ve hür olmadıklarını. Bilmiyorlar ki, birisinin asılsız ihbarı
ile altı ay betonda yatırıldığını. Bilmiyorlar ki, bugünkü üniversitelerde nara
atmanın okuldan atılıp ömür boyu fişlenme olduğunu.



        Evet, bende sizden çok
demokrasi istiyorum, ama demokrasiye darbe vuracak eylemlerle değil. Demokrasi
istiyorum diye başkalarının demokratik haklarını çiğneyerek değil. Başkalarını
çoluk çocuğunun rızkını kazandığı işyerlerini talan edip zarar vermekle değil.
İnsanların sokağa çıkmalarını engelleyerek demokrasi aranmaz.



       Eylem ve hak aramak
elbette herkes için geçerli olan demokratik bir haktır. Ama yasaları çiğneyerek
gösteri ve yürüyüş kanunlarını engelleyerek değil. Yaslar çerçevesinde izin
alınarak gösterilen yerde tepki ve gösterini yapar gidersin. Mesaj vermek
istiyorsan gerekli yerler zaten mesajını alır. Eğer bunu veremiyorsan halkın
çoğunlukla getirdiği idareyi ben beğenmiyorum diye zorla indirmeye kalkmak
demokratik bir davranış değildir.



        Herkesin bir fikri
olmalı ve onu savunabilmeli. Ama benim düşüncemi kabul etmiyorsun diye diğer
insanlar ötekileştirilmemeli. Düşünce ayrı ayrımcılık ayrıdır, ayrımcılık
anarşistlik doğurur.



        Neden Avrupa da darbe ve
ihtilal olmuyor da Ortadoğu da olduğunu bir düşünmek lazım. Avrupa tarihten
bugüne orta doğuyu sömürdüğü için iş başına getirdikleri kralları sürekli
desteklemişlerdir. Eğer Ortadoğu ülkelerinde demokrasi işlese işlerine
gelmeyecek sömürüleri de bitecektir.



       Aklımızı başımıza
almalıyız, ülkemiz üzerinde oynana oyunlara gelmemeliyiz. Daha çok demokrasi ve
daha çok özgürlüğü herkesten çok ben istiyorum. Herkes istediği gibi
düşüncesini yaşamalı, ama saygı ve ötekileştirmeden yaşamalıyız. Demokrasi
diyorsak bunu içimize sindirmeliyiz, huzurumuzu bozmaya çalışanlara fırsat
vermemeliyiz. Çünkü bu ülke bizim başka yaşayacak ülkemiz yok.





HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.